Kapitalizm Nedir?
Kapitalizm, işletmelerin ve üretim faktörlerinin özel mülkiyetine dayanan bir ekonomik sistemdir. Aynı zamanda, tüm üretim araçlarının bireylere ait olduğu ve bireyler tarafından kontrol edildiği siyasi bir sistemdir. Bu, hükümetin tüm üretim araçlarını kontrol ettiği, ürün ve hizmetlerin fiyatlarını belirlediği planlı veya komuta ekonomisinin tersidir. Laissez-faire kapitalizmi veya serbest piyasa, pratikte kapitalizmin örnekleridir. Bireyler, devlet müdahalesi olmaksızın mal ve hizmetlerini sunmak için neyi, nasıl üreteceklerini, kullanacakları malzemeleri ve fiyatları belirlerler.
Kapitalizm Nasıl İşler?
Kapitalizm, bireylerin veya şirketlerin üretim araçlarını kontrol etmesine izin veren hem ekonomik hem de siyasi bir sistemdir. Bu sistem aynı zamanda ülkelerin üretim ve dağıtımla ilgili sorunları çözmek için kullandığı yoldur.
Kapitalizm, üretim araçları üzerinde merkezi olmayan otorite ve ayrıca liberal karar verme süreci olarak işler. Bu sistemde, bireyler, üretim araçlarının mülkiyetine ve ürünlerin nasıl üretildiği, hizmetlerin nasıl sunulduğu ile ilgili konularda kontrol sahibidir. Kaynakların kullanımına ilişkin kararlar bireyler tarafından alınır.
Özel Mülkiyet Nedir?
Özel mülkiyet, devletlere ait olan kamu mülkiyetinden farklı olarak bireylerin sahip olduğu hem maddi hem de maddi olmayan varlıkları ifade eder.
Özel mülkiyet, özel kişilerin yasal ve münhasır mülkiyet talep etmelerine izin verdiği için, kapitalizm uygulamasında esastır. Bu kişiler ayrıca mülkleri yönetme veya başka kişilere devretme konusunda yasal haklara sahiptir.
Örneğin, maddi ve maddi olmayan varlıklar üzerinde yasal hakka sahip olan bireyler, sermaye mallarını kapitalist bir sisteme güvenle yerleştirebilir.
Kapitalist ekonomilerde, sermaye mallarının sahipleri, müşteriler, üretilecek malların türü, fiyatları belirleme gibi konularda diğer bireyler veya işletmelerle sağlıklı rekabet yoluyla kârlarını maksimize eder. Aynı şekilde, sermaye mallarının ve kaynakların etkin kullanılmaması da kayıplara yol açabilir.
Serbest Piyasa ve Kapitalizm
Hem serbest piyasa hem de kapitalizmin birbirine bağlılığı ve benzer özellikleri nedeniyle, genellikle benzer kavramlar olarak kabul edilirler. Her iki kavramı birbirinden ayıran bazı ilginç gerçekler var.
Serbest piyasaya ekonomisinde, üretilen ürünler ve fiyatları piyasa tarafından belirlenir.
Öte yandan kapitalist bir ekonomi, serbest piyasa olmadan da var olabilir. Aynı şekilde, kapitalizm olmadan da serbest piyasaya sahip olmak mümkün. Kapitalist bir ekonomide üretim faktörleri bireyler tarafından kontrol edilirken, hükümet yasaları, vergiler ve düzenlemeler de olabilir. Ancak serbest piyasa ekonomisi, tüm bu kurallardan muaftır.
Feodalizm ve Kapitalizm
Kapitalizmin tarihi, bazen “tarım kapitalizmi” olarak adlandırılan feodalizme atıfta bulunmadan tartışılamaz.
Feodalizm ortaçağ Avrupa’sında baskın bir uygulamaydı, hatta 12. yüzyıla kadar şehirlerde çok az Avrupalı yaşıyordu. Feodal sistemlerde topraklar, çiftçilerin, köylülerin veya serflerin yaşamak için bağımlı olduğu soylulara aittir.
Feodal beyler de işçilerine reel ücret yerine nominal ücret öderler. Bununla birlikte, Kara Veba ve Karanlık Çağların diğer vebaları feodal sistemi önemli ölçüde sarsmıştır ve bu, daha önce teklif edilen nominal ücretler yerine reel ücretlerin ortaya çıkmasına neden olmuştur.
Feodalizmden kapitalizme geçiş, daha fazla insanın şehirlere taşınmasına ve doğum oranlarında patlamaya tanık olan reel ücretlerin ortaya çıkışıyla bağlantılı olabilir. Kapitalizmin gelişimi, 16. ve 18. yüzyıl arasındaki merkantilizm dönemlerine kadar izlenebilir.
Kapitalizm ve Merkantilizm
Merkantilizm yavaş yavaş feodalizmin yerini aldı, farklı bölgeler arasında ticaret olarak başladı. Başlangıçta ticaret rekabetçi değildi, çünkü her tüccar farklı ürün ve hizmetler sunuyordu. Bu dönemlerde daha fazla tüccar üretime katkıda bulunarak ürünlerin homojenleştirilmesini sağlamıştır. Ancak, merkantilizm şehirden şehire ve ulustan ulusa genişledikçe ve tüccarların ticaret için benzer ürünler sunmaya başlamasıyla rekabet başlamıştır.
Adam Smith ve Kapitalizm
Adam Smith, merkantilizmi gerileyen bir sistem olarak gördü ve tüccarların kapitalizme geçişini sağlayan bir serbest piyasa ihtiyacını önerdi. Adam Smith’in serbest piyasanın merkantilizmin yerini alması gerektiği fikri tam zamanındaydı. 19. yüzyılda işçi protestolarına ve grevlere sahne olan sanayi devrimi ihtiyacı, Sanayi Kapitalizmini doğurmuştur.
Sanayi kapitalizmi, genişletilmiş bir iş bölümünün ve ağır makinelerin kullanımına dayanan bir ekonomik sistemdir. Avrupalı güçlerin zenginlik şehvetini tatmin etmek için gelişmiştir.
Sömürgeciliğin Avrupalı güçlerin sandığı kadar kazançlı olmadığı göz önüne alındığında, sanayiciler sanayi devrimini ısrarla istemiştir. Bu sanayiciler endüstriyel kapitalizmden büyük ölçüde yararlanarak servet kazandılar.
Ayrıca, sıradan insanların bu dönemde başarı elde etme umudu daha da yükselmiştir. Bu sistem, aristokrat sisteme karşı toplumdaki tüm sınıfların veya seviyelerin eşitleyicisi olarak kabul edilir.
Sanayi kapitalizminin diğer etkileri arasında ücretlerdeki artış, ürünlerin satın alınabilirliğindeki artış ve güçlü sendikaların oluşumuna yol açan artan yaşam standardı sayılabilir. Bu sistem, liberal bireyciliği ve ekonomik özgürlüğü önemli ölçüde teşvik etmiştir.
18. ve 19. yüzyıllar arasında kapitalizmin yükselişinden önce, o sırada önemli bir büyüme gösteren bir ekonomiye dair çok az veya hiç kayıt yoktu. Üretilen mal ve hizmet miktarındaki artış, kaynakların etkin kullanımına yönelik platformların yaratılması, girişimciler ve işçiler için teşviklerin sağlanması, kapitalizmi ekonomik büyüme için bir sistem haline getiren özellikleridir. Kapitalizm, aynı zamanda, onu benimseyen ülkeler için artan yaşam standardı ve daha yüksek üretkenlik kapasitesi ile bağlantılıdır. Kapitalizm, önemli ekonomik büyümenin elde edilmesinde çok etkili olmuştur.
Kapitalizm, sosyalist bir ekonomide hükümetin müdahalesinin her zaman mevcut olması anlamında sosyalizmden ayırt edilebilir. Kapitalist ekonomide inovasyonun ve piyasanın liberalleşmesi söz konusudur.
Kapitalizm ve Sosyalizm
Kapitalizm ve sosyalizm arasındaki farklar aşağıdaki gibidir:
- Mülkiyet – Kapitalist ekonomide sermaye mallarının, işletmelerin ve üretim araçlarının sahibi bireylerdir. Ancak sosyalist sistemde tüm bunlar hükümete aittir ve hükümet tarafından kontrol edilir.
- Eşitlik – Sosyalizm, toplumdaki zenginliğin dağılımında eşitliği sağlamaya çalışır. Kapitalizmde ise eşitlik değil, adalet vardır.
- İstihdam – Sosyalist ekonomi, ihtiyaç duyulmadığında bile vatandaşlar için istihdam fırsatları yaratır, ancak kapitalizmde, özellikle ekonomik veya finansal kriz sırasında işsizlik oranında bir artış olabilir.
- Verimlilik – Devletin piyasada verimsizliğe neden olabilecek üretim araçları üzerinde sıkı bir kontrole sahip olduğu sosyalizmden farklı olarak, kapitalist ekonomilerde kârlar ve teşvikler, yenilikler ve verimlilik için itici güçlerdir.
Kapitalist ekonomilerde sermaye malları ve üretim faktörleri bireylerin mülkiyetinde ve kontrolünde olmasına rağmen, vergilendirme açısından devletin ılımlı bir müdahalesinin olması mümkündür.